ROSALIND’İN hiç bitmeyen bir öğrenme arzusu vardı. İnsanlara yardım etmeyi de çok istiyordu. İngiltere’de büyümüş olan Rosalind, okuldan mezun olduktan sonra prestijli bir işte çalıştı; işi gereği evsizlere de yardımcı oluyordu. Ayrıca fiziksel engelli kimselere ve öğrenme bozukluğu olanlara yardım ediyordu. İşinden doyum almasına ve iyi para kazanmasına rağmen bir sorun vardı. Şöyle diyor: “Yıllarca ‘Neden varız?’ ve ‘Hayatın amacı ne?’ diye düşündüm durdum.”

Hayvanlardan farklı olarak insanlar akıl yürütür. Biz geçmişten ders alırız, geleceğimizi planlarız ve hayatta bir amacımız olsun isteriz.

Birçok insana göre hayatın başlıca amacı, zengin olarak veya isim yaparak mutlu olmaktır.

Hayattaki önceliklerimizi kendimiz belirleriz. Bizim arzularımız Tanrı’nın isteğinden daha önemlidir.

Süleyman peygamber olağanüstü bir servet edinmişti ve hayattan zevk alıyordu, ancak bunların hayatta kalıcı bir amaç edinmesine yardım etmediğini gördü. İnsanın hayatta gerçek bir amaç edinmesini sağlayan şeyin ne olduğunu şöyle dile getirdi: “Söylenecek her şey söylendi, sonuç şu: Tanrı’dan kork, O’nun emirlerini tut. Çünkü insanın tüm yükümlülüğü budur” (Vaiz 12:13). ‘Tanrı’nın emirlerini tutmanın’ kapsamına neler girer?

Tanrı’nın bizimle ilgili amacının bir kısmı hayattan zevk almamızdır. Süleyman peygamber  şöyle yazmıştı: “İnsan için yiyip içmekten ve emeğinin keyfini çıkarmaktan daha güzel bir şey yok. Bu Tanrı’dandır, bunu da gördüm” (Vaiz 2:24).

Tanrı ailemizi sevmemizi ve onlarla ilgilenmemizi de istiyor. O’nun ailedeki her bireye verdiği basit ve yararlı öğütlere bakalım:

• “Kocalar karılarını her zaman kendi bedenleri gibi sevmelidirler” (Efesoslular 5:28).

• ‘Kadın kocasına derin saygı duysun’ (Efesoslular 5:33).

• ‘Çocuklar, ana babanızın sözünü dinleyin’ (Efesoslular 6:1).

Kutsal Kitaptaki bu ilkeleri uygularsak bir ölçüde mutluluk ve doyum elde edebiliriz. Ancak yapabileceğimiz en önemli şey, Yaratıcımız hakkında mümkün olduğunca çok bilgi almak ve O’na yaklaşıp O’nunla dost olmaktır. Kutsal Kitap bize şu çağrıyı yapar: “Tanrı’ya yaklaşın.” Ve ardından O’nun da ‘bize yaklaşacağını’ söyleyerek harika bir vaatte bulunur (Yakup 4:8). Bu çağrıya kulak verirseniz hayatta gerçek bir amacınız olur.

Daha önce sözleri alıntılanan Rosalind artık hayatın amacını bulduğunu söylüyor. Tutumunu değiştiren şeyin ne olduğunu bu derginin 10. sayfasında onun ağzından dinleyebilirsiniz.